Ernest her zaman orduya ait dev kamyonları ve zırhlı araçları sürmenin hayalini kurmuştur. Direksiyon başına geçmeye can atan Ernest, iyi dostu Çavuş Ben Koski’nin gazına gelerek ORDU YEDEK KUVVETLERİ’ne katılmaya karar verir. Bu karar, Ernest’in üst rütbelilerle mücadele edip ordunun araç filosunun başına geçmesiyle birlikte bir dizi komik maceraya yol açar. Asla tam bir asker olamayacak olsa da, Ernest kendine özgü sağduyusu ve cesaretiyle güç delisi bir Orta Doğu diktatörüne ve onun korkunç gizli silahına meydan okur. Bu, Ernest’in şimdiye kadarki en büyük mücadelesidir; çünkü savaşta yetim kalmış küçük bir çocuğu korurken, askeri uyumsuzlardan oluşan ekibini de kurtarmak için her şeyini ortaya koyacaktır.